GÜZELLİK BAŞA BELA MI?

Güzel olmak çoğu zaman bir avantaj gibi görülür.
Güzel kadın. İyi talipleri çıktı, İşveren ona torpil geçiyor, güzel olduğunu biliyor, güzelliğini kullanıyor, dediğim dedik, herkes etrafında, her söylediğini doğru zannediyor, ukala....Vesaireler bitmez.

Güzel kadının etrafında pek kadın dostu yoktur aslında. Diğer kadınlar mecburiyet varsa yaklaşır, işini bitirir ve çekilir kenara. Kocalarının bulunmadığı ortamda buluşurlar güzel kadınlarla. Bahaneler yaratırlar gel gitler tekrarlanmasın diye. Güzel kadınları karalarlar eşlerine, 'çok saf' ya da 'aptal' olur güzel kadınlar. Ama güzel kadınlar maalesef, bütün bu oyunların en içli oyuncusudur güzel olduğu kadar. Her şeyin farkındadır, duymadığını duyar, görmediğini görür. Çünkü bunu defalarca yaşatır çevresindekiler. Hatta öyle ki; bazen güzelliğini kamufla ettiği durumlar dahi olur. Yalnız kalmamak için, yanlış anlaşılmamak için, güzelliğinin farkında değilmiş gibi davranmaya çalışır, öyle de davransa sonuç kaçınılmazdır. Güzelin pek dostu yoktur. Çevresine rakipler doluşur, iş ortamında ayağını kaydırmak isteyenler çok olur, açığını çabuk yakalar çevredekiler bu kadınların, onların yaptıkları küçük hatalar öyle büyür ki, başkası yapsa idare edilir, ama onlar yapmamalıdır.Bazen işe alınmaması,bazen işten çıkarılması bile güzelliğiyle bağlantılıdır kimi zaman.Çünkü huzuru bozmaktadır bu kadın. Herkesin huzuru kaçmıştır, çoğunluk kadınsa şayet.
Güzel olmanın bedellerini bir şekilde ödüyor bu kadın. Hem iş yaşantısında, hem ev yaşantısında, bu baskıyı hisseden güzel kadın, kocasının arkadaşları ve eşleriyle  bir kere görüştükten sonra, mecbur olunmadıkça, ikincisi tekrarlanmıyor. Yalnız bir çift oluveriyor güzel kadın ve eşi. Eşi de güzel kadınla evliliğin bedelini bu şekilde öder.  O da farketmeye başlar etraftaki kadınların kaçıştığını.

Düşünmek istemez, güzel olduğunu unutmak ister güzel kadın. Ama maalesef, erkeklerin bakışları hatırlatır güzel olduğunu. Kadınların bakışları ise, bir kere daha hatırlatır çirkin olmadığını...

Zaman geçtikçe güzelliğinin de bedelini ödeyecek olan güzel kadın, yıprandıkça, mutlu oluyor mu peki? Hayır tabi ki.  Hayatı boyunca yaşamının onu oturttuğu sıcacık koltuk, soğumaya başlıyor. Yaşamın ona sunduğu kırmızı parlak elma çürümeye başlıyor. Ve zaman, verdiklerini almaya başlayınca, daha mı çok acı çekiyor?
Peki şimdi; hala çok güzel olmanın mutluluk verici bir şey olduğunu düşünüyor musunuz?
 Firuze'yi  dinleyelim şimdi...

6 yorum:

çiço dedi ki...

iyikide güzel değilim hahahahahaaaa :P baksana ne kadar da zormuş :)

FRAGİLE dedi ki...

ya kızmazsan buna züğürt tesellisi diyorlar bence :) Şaka bir tarafa bu olayın benzer bir şekli bizim aile yaşantımızda var. Biz de tam tersi, kadınlar kocalarına beni örnek gösteriyorlar tabi doğal olarak adamlar bana gıcık oluyor bir daha görüşmüyoruz :))

MİSİ dedi ki...

çiço değerli yorumun için teşekkürler.

MİSİ dedi ki...

Fragile, çok tatlısın, tabi, dediğin gibi tam tersi de olabilir sanırsam:))

Kuulumsu Kadın dedi ki...

misi'm; Allah çirkin bahtı versin derler ya, bu yüzden heralde :)

MİSİ dedi ki...

Kesinlikle, bunu demek istiyolar demek

Yorum Gönder